3 Aralık 2019 Dava Şartı Arabuluculukta Tahkim Tavsiye Edilecek
Dava Şartı olarak Arabulucular önüne gelen ticari uyuşmazlıkların anlaşmazlık ile sonuçlanması durumunda Arabuluculuk Anlaşamama Tutanağı’nda tahkim tavsiye edilecek ve bu uyuşmazlıkların ISTAC’a gelmesi sağlanacak. Ayrıca iş insanları sözleşmelerinde arabuluculuk ve tahkimi birlikte içeren ISTAC Med-Arb kurallarını yazmaları için cesaretlendirilecek.
ISTAC Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı’nın ev sahipliğinde 3 Aralık 2019 tarihinde Med-Arb tanıtım toplantısında, Başkan Vekili Müjdat Keçeci, Yönetim Kurulu üyeleri Hakan Öztatar, Mehmet Fatih Bilici ve Bülent Şarlan’ın katılımıyla ISTAC yönetimi tam kadro medya mensuplarıyla buluştu. İstanbul Tahkim Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı, arabuluculuk ile tahkim mekanizmalarını birlikte işleterek, ticari uyuşmazlıklar için alternatif bir çözüm modelini başlattıklarını açıkladı. Akıncı, “Dünyada ilk kez uygulanacak modelimiz ile İstanbul’u tahkimin merkezi yapacağız. Modelimiz, Türkiye’ye daha fazla yatırımcı gelmesini sağlayacak” dedi.
Yeni “Arabuluculuk-Tahkim (Med-Arb) Modeli”nin işleyişi ve hedeflerini de ISTAC Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Öztatar anlattı.
Ticari davalara daha bu yıl bakmaya başlayan arabuluculuk sistemimize 137 bin 561 ticari uyuşmazlık dosyası gelmiş. Bunun 67 bin 892’sinde anlaşma olmuş, yani yüzde 57 çözümle sonuçlanmış… 51 bin 898 dosyada anlaşmaya varılamamış, yani yüzde 43 ‘ü çözüm bekliyor. İşte hedefimiz bu yüzde 43’lük sorunlu dosyayı Med-Arb sistemine yöneltmek, ISTAC ile çözüme kavuşturmak. ISTAC olarak ‘Arabuluculuk-Tahkim Kuralları’nı dünyada ilk kez 15 Kasım’da açıkladık. Med-Arb dediğimiz bu arabuluculuk-tahkim modelini iki aşamalı uygulamak mümkün;
-Birincisi; Arabulucu-Tahkim Şartı oluşturmak, bu şartı işletmek… Taraflar uyuşmazlıklarını ISTAC kapsamında önce arabuluculuğa yönlendirir, arabuluculukta çözümlenmezse tahkim yoluyla çözümlenmesini kararlaştırırlar. Bunun için başlangıçta yaptıkları sözleşmeye Med-Arb dediğimiz ‘Arabuluculuk-Tahkim Şartı’ koyabilirler. Şirketler anlaşmalarına bu şartı koyduklarında doğrudan uyuşmazlığın arabuluculuk-tahkim kurallarına göre ISTAC’da çözülmesini isteyebilirler.
-İkincisi; Ticari davalarda zaten arabulucu şartı var. Bunlardan 67.892’sini biz zaten arabulucuyla çözmüşüz. Çözemediğimiz 51 bin 898 dosya ise mevcut şartlarda bundan sonraki süreçte mahkemeye gidecekti. Biz arabulucuların yayınladığı son tutanakta yani ‘Arabuluculuk Anlaşamama Tutanağı’nda arabulucuların tavsiyeleriyle birlikte bu uyuşmazlıkların ISTAC’a gelmesini sağlayacağız. Birinci şıkta daha sözleşme yapılırken Med-Arb Şartı koyacağız, uzlaşma sağlanamazsa dosya mahkeme yoluna sapmadan doğrudan ISTAC’a gelecek. İkinci şıkta ise arabuluculuk sisteminde çözemediğimiz ticari davalara son tutanakta ISTAC Tahkim Şartı koyarak İstanbul Tahkim Merkezi’ne gelmesini sağlayacağız. Dolayısıyla, yatırımcıyı uzun mahkeme sürecinden korumak adına proaktif ve inovatif bir çözüm geliştirdik. Biz burada ISTAC olarak şemsiyeyiz. Bu proje için 1 yıllık program yapıyoruz. İlk etapta ISTAC, 150’ye yakın arabuluculuk merkezi ile iş birliği-iyi niyet sözleşmesi imzalayacak. Arabulucuda çözüm bulunamayan yaklaşık 52 bin dosyadan yüzde 5 dosyayı bile tahkime getirdiğimizde 2 bin 500 dosya eder. Dünyanın en büyük tahkim merkezi 2000’e yakın dava dosyası çözüyor. Biz bu davaları ISTAC’a yönlendirmekle İstanbul’u dünyanın en büyük tahkim merkezi olabilecek duruma getireceğiz. “
ISTAC Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ziya Akıncı da, İstanbul Tahkim Merkezi’nin iki aşamalı uyuşmazlık çözüm modeli olarak “Med-Arb Kuralları”nı dünyada ilk kez düzenleyip uygulamaya koyduğunu vurguladı. Bu kuralları geçtiğimiz ay ISTAC’ın kurumsal web sitesinde yayımlayarak dünyaya ilan ettiklerini belirten Akıncı, “Dünyada bunu yapan ilk tahkim kurumuyuz” dedi. “Arabuluculuk-Tahkim” modelinin hayata geçirilmesinin ISTAC için önemli bir dönüm noktası, sıçrama tahtası olacağını anlatan Akıncı, “Bu sistemin işlerlik kazanması İstanbul Tahkim Merkezi’ni uluslararası ligde üst sıralara taşıyacak” mesajını verdi.